Doğu-Batı ayrımı olmadan yatırım teşviki uygulansın

Yeni Şafak Gazetesi / 24.10.2007

Kardeşi ile birlikte babasının hayalini gerçekleştiren ve su sayacı fabrikası kuran İbrahim Baylan şimdilerde yurt dışına açılmayı hedefliyor. Ancak yurtdışı ile rekabet edebilmek için devletin doğu-batı ayrımı yapmadan teşvikleri eşit dağıtmasını istiyor.

Türkiye'nin su sayaçları alanında önemli firmaları arasında yer alan Baylan Su Sayaçları'nın sahibi olan İbrahim Baylan hedeflerini ve yaşadıkları sıkıntıları Yeni Şafak ile paylaştı. 1930'lu yıllarda Konya'dan İzmir’e göçen Baylan ailesinin kaderi baba Baylan'ın İzmir Sular İdaresi'ne girmesi ile şekillenmiş. Burada su sayaçları atölyesinde çalışan baba Baylan, 1955 yılında işinden ayrılıp tamir atölyesini kurmuş. Ancak 1980'li yıllarda hayalini kurduğu su sayacı fabrikasını kurmak ise oğulları İbrahim ve Mehmet Baylan'a nasip olmuş.

250 KİŞİ EKMEK YİYOR

Baylan Su Sayaçları Fabrikası'nı kuran iki kardeş bugün 12 bin m2 kapalı alana sahip fabrikalarında, 250 kişiye ekmek veriyor. Günde ortalama 6.000 tane mekanik ve elektronik sayaç üretimi yapıyor. Üstelik üretilen sayaçların yüzde 40'ını İran, Yemen, Etiyopya, Güney Afrika, Vietnam, Sri Lanka, Kosta Rika, Peru, Danimarka, İngiltere, Yunanistan, Almanya, B.A.E, Umman gibi dünyanın çeşitli ülkelerine ihraç ediyor. İbrahim Baylan'ın ihracat alanında hedefi daha büyük ancak, 'dış pazarda önümüzün açılması için devletin bizi desteklemesi şart' diyor.

DEVLET DESTEĞİ ŞART

Yabancı kuruluşların ortaklık kurmak istediğini, ancak buna sıcak bakmadıklarını belirten İbrahim Baylan, 'Bize ortaklık teklifinde bulunan uluslararası firmalarla gerek Asya'da gerek Avrupa'da rakip duruma geldik. Üretimin çok zor şartlarda yapıldığı ülkemizde devlet büyüklerimizin ülkemizin dört bir yanına doğu-batı ayrımı yapmaksızın yatırım teşviklerini uygulamasını istiyoruz. Dış pazarda önümüzün açılabilmesi devletimizin bize bu destekleri vermesinin şart olduğu görüşündeyiz. 2 milyon $'lık bir yatırıma karar verdik. En azından ithal ettiğimiz makinelerde KDV payı alınmasa bizim için daha iyi olur' dedi. Türkiye'nin son zamanlarda tüketim toplumu olmaya başladığını belirten Baylan, 'İnsanlar eskiden kazandığını harcıyordu. Şimdi ise harcadığını kazanmaya çalışıyor. Bu konuda tüm gençlerin bilinçli olması lazım' diye konuştu.

Dünya markası olmak istiyoruz

Baylan olarak bugüne kadar yatlara, katlara yatırım yapmadık. Baylan işletmeye yatırım yapmıştır. Baylan, İbrahim Baylan ve Mehmet Baylan olarak cebindeki parayı çıkarıp işlet-meye verip istihdam sağlamıştır. Özel arazilerimizi, geçmiş dönemlerde yaptığım yap-sat daireleri, babamızdan kalan arazileri satıp işletmeye yatırım yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Baylan olarak dünyada marka olmak istiyoruz. Baylan, Türkiye'deki sayaç pazarının lideridir. Hedefimiz dünyada da lider sayaç fabrikası olabilmektir. Bu çok zor ve uzun bir mücadeleden geçiyor. Özellikle Türkiye'deki sular idarelerinin yerli üreticileri korumalarını istiyoruz.

Rekabet kalitedir

Ülkemizde ne kadar çok fabrika olursa o kadar istihdam ve o kadar katma değer olur. Bu istihdam ve katma değerin ülkemize faydasının olmadığını veya olmayacağını söylemek mümkün değil. Ülkemizdeki sektör pazarlarında da çok firma olmalı ki rekabet ortamı oluşsun. Rekabet demek kalite demektir. Çünkü rekabet kaliteyi teşvik eden bir unsurdur. Eğer firmalar serbest piyasa ekonomisi koşullarında kalite standartlarına uygunsa ve haksız rekabete yol açmıyorsa bu firmaların pazardan pay almamaları için hiçbir engel olmamalıdır.

MEHMET SAFA CANAT - HASAN CANAT / İSTANBUL


Bu haber defa okunmuştur.